CHP’nin içi AKP’nin dışı çok karışık
CHP’nin içi AKP’nin dışı çok karışık … Dünkü yazımın devamı niteliğinde bir yazıyı gündem gereği kaleme almak bir zorunluluk oldu. Gündem bizi bazen böylesi konular olunca tekrara itebiliyor. yorum ajansı…
CHP’nin içi AKP’nin dışı çok karışık
Üstad Rahmi Turan‘ın yazısı büyük ses getirdi…
Önceki yazımda bahsettiğim gibi, CHP ile ilgili bir haberin üzerine ilk atlayan nedense AKP olmuştu ve hemen savunmaya geçmişti. Oysa belli olayların verileri ortaya çıktıkça gideceği adresler değişiyor.
Yayınlanan haberin adresi CHP‘nin içini işaret ediyordu. CHP‘nin içini işaret ederken, AKP‘nin de dışını işaret ediyordu. Yani sarayı gösteriyordu.
Bugün baktığımızda, bu haberin ana kaynağının saray olduğunu kesinleştiriyor.
Böyle bir görüşmenin olup olmadığı belli değil. Saray böyle bir görüşme olmadığını kesin bir dille reddediyor.
Sarayda gece yarısı görüşme yaptığı söylenen siyasetçi, CHP‘nin en önemli isimlerinden Muharrem İnce de böyle bir görüşmenin olmadığını söylerken, CHP içinden bir çeteyi işaret ediyor.
Ben de böyle bir görüşmenin olmadığına inananlardanım. Ancak böyle bir sansasyonel bir haberin sızdırıldığı adresin saray olduğuna inancım daha fazla. Bu arada, haberin saraydan sızdırıldığına olan inancım kadar, Cumhurbaşkanı Erdoğan‘ın haberinin olmadığına da inancım tamdır. Erdoğan‘ın yakın çevresinden ve Erdoğan‘ın haberi olmadan yapılan bir sansasyonel servistir.
Fakat tarafların birbirlerini hedef alan sözleri önümüzdeki günlerde daha fazla gizli yürütülen kirli işlerin başka aktörlerini de tanıma fırsatı verecek. CHP‘nin içi AKP‘nin dışı dememin nedeni de bu… AKP‘nin hemen savunmaya geçen basit siyasetçileri bu gün neden susmayı tercih ettiler dersiniz? Siz öncelikle saray ile aranızda ki köprüleri yıkanların kim olduğunu bulun yeter.
Saraydan servis edildiğine inandığım haberin merkezinde duran Talat Atilla’nın suçlanan konumunda olan Muharrem İnce yerine Kemal Kılıçdaroğlu’yu araması kaynağın adresini işaret etmeye yetmektedir.
Böyle bir haberin niçin servis edilmesinin nedeni nedir diye düşündüğümde ve saraydan servis edildiğine inancımdan dolayı, gündem değiştirecek ve kamuoyunu günlerce meşgul edecek bir habere ihtiyaç vardı ve tam zamanında servis etmek gerekiyordu ve servis edildi.
İddia edilen görüşme 9 kasım cumartesi günü olmuş!..
Ortalığın karıştığı gün ülkede bir şeyler olmuştu. Tüm medya bunu atlamaya ve gündem de tutmamaya devam ediyor.
Bütçe görüşmelerinden sonra, CHP’den bir heyet 15 Temmuz şehit ve gazileri vakfı için toplanan paraların nerede olduğunu sorduğu gün haberin servis edilmesinin arifesidir.
CHP‘li vekiller; “15 temmuz şehit yakınları ve gazileri için kurulan vakfın resmi kayıtlarda görünen ve Aile, Çalışma ve Sosyal Politikalar Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’un da vakfa ait olduğunu iddia ettiği adresine milletvekillerimizle geldik. Adreste böyle bir vakıf yok. Bir kez daha soruyoruz, 309 milyon nerede, vakıf nerede?” demişlerdi.
İşte benim inancımı güçlendiren ve ısrarla gizlenmeye çalışılan bir gerçek.